Romantik ortamlardan hayvan gibi etkileniyorum hala. Ve hala seni hatırlatan şarkılar var heryerde. Bugun nerede olduğumu bilmedigim bir yerdeyim, denizin ortasında riga dan geri dönüyorum. Tum günü mutlu mesut düşünmeden geçiriyorum. Sonra gemide otururken, manzara fln var sohbet muhabbet arkadaşlarım fln var bir anda yine aklima geliyorsun. Nasil oluyor bilmiyorum, adini görmüyorum, seni taniyan yok, burda seninle ilgili bir anim yok. Ama yinede aklima sen geliyorsun. Beynimden kafamdan nefret etmek istiyorum, hala cok düzgün çalıştığı için her anda seni hatırlattığı için. Ama olmuyor işte ne senden nefret ediyorum ne kendimden. Hastalık gibi birşey, zamana ihtiyacım var hala fazlasıyla zamana ihtiyacım var iyileşmek için.
bok böceğinin hikayesi.
bir varmış bir yokmuş bir gün bok böceği er adam aramaya karar vermiş artık evlenmek istiyormuş. Neyse gel zaman git zaman düşmüş yollara. ilk olarak bir çobanla karşılaşmış çoban nereye gidersin böyle bok böcüğü demiş, bok böcüğü kızmış sen bana bok böcüğü diyemezsin demiş, tamam demiş çoban ne diyeyim, saçı uzun sellen kadın kendi küççük hükmü büyük gelin kadın diyeceksin demiş. tamam demiş çoban söyle bakalım saçı uzun sellen kadın kendi küççük hükmü büyük gelin kadın nereye gidersin demiş. bok böcüğü de er adam ararım demiş. çoban ben olurum senin erin demiş, dur bakalım demiş bok böcüğü beni neyle döversin evlenirsek, çoban bakınmış etrafına seni sopamla döverim demiş. olmaz demiş bok böcüğü o sopa çok büyük ben dayanamam ona demiş, ve yoluna devam etmiş. derken dere tepe düz gitmiş bir arpa boyu yol gitmiş, bokböcüğü fare ye rastlamış fare nereye gidersin bok böcüğü demiş. bok böcüğü yine kızmış bok böcüğü değil saçı uzun sellen kadın kendi küççük hükmü büyük gelin kadın diyeceks
Yorumlar
Yorum Gönder