dedi ki kız ne istersen anlatırım yeter ki bana sor her şeyi. tamam dedi o zaman çocuk ben hiç bir şey bilmek istemiyorum. senin geçmişin değil şu anın beni merak içinde bırakan, neden bu kadar soğuksun , neden gözlerin hep uzaklarda, kime tüm bu bakışların? kız hani geçmiş yoktu dedi, kime, neden diye sorarsan nasıl geçmişi bırakabiliriz, sen bir düşün dedi genç kız ve çocuğu o bankta bırakıp baktığı uzaklara doğru yol aldı. kız haklıydı aslında öğrense rahat durur muydu her şeyi kurcalayan beyni. onunda elini tutmuştur onuda sevmiştir diye diye başının etini yemez miydi. en iyisi bilmemek dedi çocuk. Çocuk aklında düşüncelerle kaldı, o parkta hiç ulaşamayacağını düşündüğü kızın ulaşamadığı boşluklarında boğuldu. edebisizdir acı geçer dedi her şey unutulur, tabi unutmak isteyene dedi bir taraftan da, bir insan için ölmeye değer mi dedi biri diğeri nereden çıktı ki şimdi bu ulaşamadığın bir insan için mi öleceksin. bu sefer diğeri bastırdı, eğer biri için ölmeyi düşünüyorsan zaten yaşa