yine bir depresyon günlerinden merhaba.
Artık gidip bir tedavi olmanın vakti geldi sanırım, geçmeyen bir depresyondayım aylardır. anlık mutlu oluyorum ama genelde hissizim.
mutsuz değil hissiz.
Hiç bir şey hissetmiyorum, biri bana sataşsa da kavga etsem sinirlensen diyorum mesela. yada güzel bir eşya olsa da sevinsem mutlu olsam ama yok olmuyor. daha dogrusu olaylar oluyor ama ben hiçbir şey hissetmiyorum ne mutlu olabiliyorum ne sinirli.
böyle kapana kısılmış gibi bir ruhum var. kurtulamıyorum anlatamıyorumda halimi. Evet işim var iyiyim param var sağlığım yerinde arkadaşlarım var ama olmuyor, yıllarca böyle hiç heyecanlanmadan hiç hissetmeden yaşayacağım diye çok korkuyorum.
ayrıca insanlara bunlardan bahsetmekte istemiyorum, herkesin derdi kendi başını aşmış durumda zaten. ve söyleyecekleri şeyler benim düşüncemi de değiştirmeyecek onu da biliyorum sanırım. evet benden kötü durumda olanlar var, ama bu benim bu umursamazlık ve hissizlik durumumu değiştirmiyor.
Heyecanlanmak istiyorum.
En son yurt dışına giderken örneğin, herkes ufak da olsa bir heyecan duyar değilmi başka bir ülkeye giderken, bir korkar bir şeyler olur. bende yok ot gibi gittim sanki sabah işe gidiyorum o kadar umursamaz o kadar normal. orda geçer bu durumum dedim, belki bir şeyler bulma heyecanına kapılırım diye daha çok daha çok çalıştım olmadı.
gittim yeni insanlarla tanıştım, konuşamadım. anlatacak değerli hiçbir şeyim yokmuş gibi hissettim, ot gibi durdum yaşadım ve geldim.
bir süre daha geçmezse bu durum artık bir ilaç takviyesi almam gerekecek sanırım tabi ilk olarak doktora gitmeliyim.
Bunlarıda buraya kendim için yazıyorum, zaten okuyan yok benden başka arada açıp ne zamandır bu haldeyim göreyim diye yazıyorum. çünkü hissiz yaşamak çok ilginç bir şey, zaman o kadar hızlı geçiyor ki inanamıyorsunuz.
her gün bir diğerinin aynısı,
hiç bir gün ve saatin değeri yok temelde.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

bok böceğinin hikayesi.

zamanın tıktıkları

gossip girl vs küçük sırlar